Kültür Nedir Kısaca Bir Cümle? Bir Hayal Kırıklığının Ardında
Kayseri’de yaşıyorum, şehir içinde yürürken aklımda bir sürü düşünce. Sadece sokaklar değil, hayallerim de kalabalık. Bazen bir şehri değil, ruhumu kaybediyorum. Ya da belki ikisini birden… Bugün ise kültür nedir kısaca bir cümle sorusu aklımı meşgul ediyor. Ama bunu tek bir cümleyle anlatmak… İçimde derin bir boşluk bırakıyor. Belki de anlatılacak bir şey yoktur diye düşünüyorum. Sonra gözlerim bir anlığına kısıldı. Bir düşünce, aniden gözlerime yerleşti: Kültür, insanın kendisini anlatma biçimidir.
Ama bir çırpıda, Kayseri’nin huzur dolu ama bazen bir o kadar soğuk sokaklarında gezinirken, kültür nedir kısaca bir cümle diyerek anlamaya çalıştığım şeyin ne kadar karmaşık olduğunu fark ediyorum.
Bir Gün, Bir Duygu: Kültürün Gerçek Yüzü
Geçen hafta, eski bir arkadaşımla Kayseri’nin merkezinde, o bilindik kafede buluştuk. İsmail, uzun zaman sonra görüşeceğimiz için heyecanlıydım. Kahvemizi söyledik, sessizce içmeye başladık. O an, eski zamanlardan bir şeyler hatırladım. Hepimiz farklı ailelerden, farklı şehirlerden geldik, ama zamanla ortak bir dil bulmuş gibiydik. Ama İsmail’in bir lafı, kalbimde bir iz bıraktı.
“Bazen hayatın hızına yetişemiyorum,” dedi, gözlerinde bir bulanıklık vardı. “Kültür nedir kısaca bir cümle? Birini anlatan bir şey mi? Yoksa yaşadıkların mı? Bazen sanki kendimi kaybediyorum. Ne hissettiğimi bile bilmiyorum.”
Ben de ona bakarken, bir yanda kahvemi karıştırdım, diğer yanda içinde kaybolduğum bir soru vardı: Kültür nedir? Bir şehri, bir kişiyi ya da bir toplumu anlatmanın en kısa yolu neydi? İsmail’in sözlerinden sonra, başımı eğip sessizce düşündüm.
Hayal Kırıklığı ve Anlam Arayışı
İsmail’in gözlerindeki boşluk, birden bire bana da yansıdı. İçimde bir hayal kırıklığı belirdi. Her şey doğru olmalı, değil mi? Herkesin bildiği bir kültür var, herkesin içinde bir kimlik, yaşadığı topraklardan gelen değerler var. Ama neden bazen bu kimlikler bize boş geliyor? Kayseri’nin tarihi taş sokakları bile bana başka bir dünyanın kapılarını açarken, içimdeki sorular büyüdü. İnsan, kendi kültürünü yaşarken, kendisini kaybedebilir mi?
“İsmail, bazen çok kayboluyoruz,” dedim. “Ama belki de kültür, kaybolduğumuz yerin içindedir. Belki de orada gerçek kimliğimiz saklıdır.”
İsmail gülümsedi, ama gülüşü de biraz hüzünlüydü. “Belki de,” dedi. Ama ne demek istediğimi tam olarak anlamamış gibiydi.
O an, Kayseri’nin sıcak kahve kokusu, dışarıdaki rüzgar ve kafedeki sessizlik, tüm duygularımın ardında birleşti. Kültür nedir kısaca bir cümle diye sorulsa, sanırım cevabım şu an daha net: Kültür, bir kişinin içindeki karmaşayı anlamaya çalışmasıdır.
Kültürün Yüzeyine Dokunmak
Sonra, geceyi düşünmeye başladım. Kayseri’nin serin havasında bir yürüyüşe çıktım. Her adımımda, hayatın anlamını biraz daha derinlemesine düşünmeye başladım. Kültür nedir kısaca bir cümle demek, aslında o kadar basit bir şey değil. Kültür, bizlerin yaşadığı topraklardan, geleneklerden, anılardan, acılardan, umutlardan besleniyor. Ve her birimizin kültürü, kendi hayatımızın bir yansıması. O yüzden bazen kimseye anlatamasak da, içimizde bir kültür var. Sadece bu kültürün doğru anlaşılması, belki de bir ömre bedeldir.
Kayseri’deki yaşamla, memleketimle, geçmişle ve gelecekle ilgili aklımdan geçen bir başka düşünceye saplandım. Kültür, bence insanın, kendi kimliğini bulduğu yerdir. Ama bu kimliği bulmak, bazen bir ömre mal olur.
Sonuç: Bir Cümle, Bin Duygu
Evet, belki de kültür nedir kısaca bir cümle sorusunun cevabı basit gibi gözüküyor: Kültür, bir toplumun, bir kişiliğin yaşadığı topraklardan aldığı şekildir. Ama, tam anlamıyla, her an her saniye şekillenen bir şeydir. İçimizde var olan, geçmişimizde yankı bulan, geleceğimizin temellerini atan bir kavram.
Ve ben bu gece, Kayseri’nin sokaklarında, kendi kültürümü bir kez daha keşfettim. Hem de ne kadar kaybolduğumu fark ederek. Kültür, ne kadar çok farklı olursa olsun, bir noktada buluştuğumuz yerdir. Ve o buluşma, bazen bir kafede, bazen de yalnız başımıza yürürken olabilir.